Çocuk sahibi olana kadar kefirle yıldızım hiç barışmamıştı. Çocukluğumda mahalledeki kadınlar arasında çok popüler olan kefiri komşular birbirlerine vererek çoğaltıyorlardı. O zamanlar bizim ilgimizi faydasından çok, karnabahara benzeyen bu şeyin nasıl oluyor da böyle çoğalıyor olması çekiyordu. :)
Derin doğduktan sonra mutfağımda sağlıklı beslenmeye daha fazla önem verir oldum. Kefiri de evde yapmaya başladım. Koyu ayran kıvamında, ekşimsi bir tadı olan mucizevi içecek kefirin anavatanı Kafkaslardır. Kefir mayası beyazımsı renkte, karnabaharı andıran biçimiyle ve özellikle bezelye ya da fındık büyüklüğünde tanelerden oluşur. Kefir, kefir taneleri ile çok karışık mikrobiyolojik yapıya sahiptir. Çapı 0,5-3 cm aralarında değişen ölçülere sahiptir.
Sıklıkla 3 yaş sonrası, okul öncesi eğitime ve ardından ilkokula başlayan çocuklar bu ortamlarda, özellikle kış ve bahar aylarında yaygın görülen enfeksiyon hastalıklarına yoğun olarak maruz kalmakta.
Okul öncesi ev yaşamında oldukça hijyenik koşullarda yaşayan çocukların bağışıklık sistemleri henüz hazır olmadıkları enfeksiyon etkenleriyle karşılaşınca, karşımıza geçmeyen burun tıkanıklığı, tekrarlayan orta kulak enfeksiyonları, inatçı balgamlı öksürükle giden bronşit tablolarını arka arkaya yaşayan minikler ve endişeli anneler ordusu çıkmakta.
Karşılaştığımız bu enfeksiyonların %80‘i viral enfeksiyonlardır ve bu durumlarda gereksiz antibiyotik kullanımı ile çocuğun cilt – bağırsak ve boğaz florası bozularak bakteri direnci ve çocukta alerji – astım – atopi riski artar.
Bağışıklık sisteminin çocukluk döneminde kuvvetlendirilmesi yetişkinlik döneminde sağlıklı bir yaşam sürdürülebilmesi açısından büyük önem taşır. Düzenli ve sağlıklı beslenmenin yanı sıra, çocukların sağlıklı ortamlarda büyümesi bağışıklık sisteminin gelişmesinde önemli bir rol oynar. Sağlıklı ortam aşırı hijyenik ortam demek değildir . Çocuklar bağışıklık sisteminin gelişebilmesi için çevredeki mikrop ve bakterilere de ihtiyaç duyarlar. Çocuk ne kadar çok yaşadığı çevreyle ilişkideyse, yaşıtlarıyla oynuyor, toprakla içi içe oluyorsa o kadar bağışıklık sistemi güçlenir.
Beslenme bağışıklık sistemini en çok etkileyen çevresel faktörlerden biridir. Bağışıklık sisteminde en önemli besin kaynağı tabii ki anne sütüdür. Anne sütü içeriğindeki immonglobulinler ve koruyucu diğer faktörler bebeğe direkt olarak geçmekte ve bireyin ömür boyu onu koruyacak olan bağışıklığının ilk temellerini atmaktadır.
Çocukların yaşlarına uygun kaloriyi sağlayan dengeli beslenme bağışıklık sistemini olumlu yönde etkiler. Beslenme yetersizliği kadar obezite de kan yağları arttığı için bağışıklık sistemi negatif olarak etkileyen bir faktördür.
Probiyotikler ağız yoluyla alınan canlı mikro organizmalardır. Bağırsaklara yerleşerek bizi zararlı bakterilere karşı korur, sindirime yardımcı olurlar. Mayalı ürünler yoğurt - ayran, kefir, tarhana, boza vb. içerdikleri probiyotikler ile bağışıklık sistemimizi güçlendirirler.
Kefir yapımı için gerekli olan malzemeler:
- 1 litre günlük süt
- 1 yemek kaşığı kadar kefir mayası
- 1 litrelik cam kavanoz
- Plastik süzgeç
- Tahta kaşık
- Oda sıcaklığındaki sütümüzü cam kavanozumuza boşaltıyoruz.
- Üzerine kefir mayamızı koyup karıştırıyoruz ve kavanozun kapağını kapatıyoruz.
- Mutfağın bir köşesinde 24 saat bekletiyoruz.
- 4 saat sonra plastik süzgeç ile kefiri bir kaba süzüyoruz.
- Süzgecimizde kalan kefir tanelerini içme suyuyla yıkayarak ufak bir kavanoza koyuyoruz ve üzerini suyla tamamlayarak bu şekilde buzdolabında muhafaza ediyoruz.
- Tekrar kefir yapacağımız zaman dolaba kaldırdığımız kavanoz içindeki mayanın suyunu süzerek kullanmaya devam ediyoruz.
- Metal malzeme kullanmamalı, plastik ya da ahşap malzemeler kullanmalıyız.
- Kefir mayamızı güvenilir bir yerden temin etmeli, ışık görmüş, açıkta olan mayaları kullanmamalıyız.
- Kefir tanelerini şişe içme sularıyla yıkamalı, kesinlikle musluk suyu kullanmamalıyız.
Yapılışı:
Kefir yapımında dikkat edilmesi gereken noktalar:
Umarım çocuklarımız bu faydalı içeceği çok severler ve bol bol tüketirler.
Afiyet Olsun :)
Sevgiler,
Nüket
www.biricikdunyam.com'da yayınlanan yazım
Kaynakça: http://www.kefirtanesi.com
Ben de tadını hiç sevemedim ama yıllar önce eşim ciddi bir rahatsızlık geçirdi. Bağışıklık sistemi çok zayıf düştü. İşte o zaman bir aile dostu bize Atatürk Orman Çiftliği'nden kefir mayası getirdi. İşte böyle tanıştık kefirle. Hiç üşenmeden her gün kefir yaptım evde. Eşim aylarca kullandı ve o zor günleri atlattık. Hatta kullanmak zorunda kaldığı yüksek dozlu kortizonun yan etkilerinden kefirle korunduğuna inanır. Çok değerli bir ürün.
YanıtlaSileşinize çok geçmiş olsun ben de faydalarını çocuk sahibi olduktan sonra farkettim sizin de dediğiniz gibi çok değerli bir ürün. sevgiler :)
YanıtlaSil