10 Aralık 2013 Salı

Ne yiyeceğiz, ne içeceğiz sendromum

Son bir kaç yıldır sağlıklı beslenmeye takmış durumdayım. Bazı şeyleri elimden geldiğince evde yapmaya çalışıyorum, mesela yazın sonunda domates püresi konservelerimi hiç ihmal etmem, eve hazır reçel, hazır çorba, meyve suyu, cips gibi gıda maddeleri kesinlikle almam. Derin doğduğundan beri yoğurdumu kendim mayalıyorum, bunun için güvendiğim sütçümden her hafta taze taze sütüm geliyor. Zeytinyağımı ayvalıktan getirtiyorum ve her şeyi zeytinyağ ile pişirim. Çok sevdiğim tavuğu artık çok çok az yiyiyoruz o da organik tavuk olacak. Derin'in doktorunun tavsiyesi ile hindi etini daha fazla tüketiyoruz ve seviyoruz. Trans yağ içeren paketteki hazır atıştırmalıkların yerine evde kendim bir şeyler hazırlıyorum. Aslında bunları çoğunuz yapıyorsunuzdur zaten ama aslında benim yazmak istediğim; bunları yapmak bana yetmiyor, yediğimiz sebzeler ve meyveler bir türlü içime sinmiyor. Daima sebze ve meyveleri mevsiminde yerim, mevsimi dışında canım çok istese bile hiç almam. 
Geçtiğimiz bayram halamın evinde çok hoşumuza giden bir şey yaşadık size de anlatmak istiyorum; 
Derin mutfaktaki halamın yanına giderek,
Derin: sizde ıce tea var mı?
Halam: var içmek ister misin? 
 Derin: evde yapılmış mı, marketten alınmış mı?
Halam: marketten alınmış :)) senin annen evde ıce tea mi yapıyor :))
Derin: o zaman içmem,evet benim annem kendi yapıyor.
Sonrasında halam ve kuzenim beni çağırdılar bu konuşmayı anlattılar, çok güldük ve ben çok mutlu oldum, henüz 3,5 yaşında demek ki bazı alışkanlıkları kazandırmaya başlamışım diye düşündüm.
 Bir de organik mevzu var, kimi savunuyor, kimi de gerçekliğine inanmıyor. Organik sebze-meyve bazı büyük marketlerde var ama her zaman her çeşit bulunmuyor ve çok pahalı. Organik pazara  da gidemiyorum, evime uzak. Burnumun dibindeki pazara bile bazen üşenirken her hafta organik pazar için arabaya bin, o trafiğe gir, pek de gerçekçi gelmiyor, belki yapanlarınız var ama ben yapamam. İnsanın kendini bilmesi bir meziyet di mi :))
Son zamanlarda ekmek olayı da kafamı meşgul eden diğer konu. Yediğimiz ekmekler aslında gerçek ekmek değil farkındayım tatları bile değişik. Adaekmeği var, bozcaada'da Ali bey kendi elleriyle gerçek ekmek yapıyor. Kendisiyle irtibata geçmedim ama talep fazla olduğu için zor yetiştiriyormuş haklı olarak. Yine de yakın zamanda kendisine bir mail atıp, bir kerelik de olsa o muhteşem denilen ekmeğin tadına bakacağım. Canan Karatay'a göre kahvaltıda ekmek yemeyin ceviz yiyin diyor. Ceviz yiyoruz ama ekmeksiz de kahvaltı olmuyor. Aslında ekmeği en çok kahvaltıda tüketiyoruz yemeklerle çok fazla yemiyoruz. Bu arada cevizi de her zaman kabuklu alırım, iç ceviz kesinlikle almam.  Çocukken köyde burun kıvırıp yemediğim ekşi mayalı ekmeklerin yerine çarşı ekmeği yediğim için şimdi hayret ediyorum kendime ama çocukluk işte..
Bu eksikliğimi de kapatıp ekşi mayalı ekmeği en kısa zamanda denemek istiyorum ama bu seferde un olayı beni düşündürüyor, gerçek ve kaliteli unu nereden bulurum.
Bu konularda tanıdığım çok rahat insanlar var, bu kadar da abartma diyen, sizlerden de aynısını söyleyenler vardır eminim ama Derin doğduğundan beri daha hassas oldum bu konularda. Hakkımızda hayırlısı diyeyim yoksa daha bu konuda yazacak çok şey var, dipsiz bir kuyu gibi..
Sağlıkla ve sevgi ile kalın..
Nüket 


Kendim için araştırıp derlediğim, mevsimine göre almamız gereken sebze-meyveler, size de belki yardımcı olur;
Ocak:
Kereviz, karnıbahar, pırasa, lahana, brokoli, havuç, ıspanak, pazı, kabak, balkabağı, pancar, turp, marul, roka
Elma, armut, muz, ayva, nar, mandalina, portakal, greyfurt, kestane
Şubat:
Kereviz, karnıbahar, pırasa, lahana, brokoli, havuç, ıspanak, pazı, kabak, balkabağı, pancar, turp, marul, roka
Elma, armut, muz, ayva, nar, mandalina, portakal, greyfurt, kestane
Mart:
Karnıbahar, pırasa, brokoli, havuç, ıspanak, kabak, balkabağı, pancar, turp, kuşkonmaz, marul, roka
Muz
Nisan: 
Kuşkonmaz, bezelye, enginar, bakla, semizotu, sarımsak
Mayıs:
Kuşkonmaz, bezelye, enginar, bakla, semizotu, sarımsak, taze fasulye, barbunya, salatalık, taze patates
Yeşil erik, çilek, yeni dünya, çağla, böğürtlen
Haziran:
Taze fasulye, patlıcan, börülce, dolma biber, yeşil biber, domates, salatalık, bezelye, barbunya, taze patates, enginar, bakla, semizotu, taze sarımsak, asma yaprağı
Can erik, çilek, yeni dünya, kiraz, kayısı, şeftali, böğürtlen, ahududu
Temmuz:
Taze fasulye, patlıcan, börülce, dolma biber, yeşil biber, domates, salatalık, bezelye, barbunya, semizotu, kabak, taze patates
Kiraz, vişne, şeftali, kayısı, ahududu, mısır, karpuz, kavun
Ağustos:
Kabak, semizotu, domates, salatalık, taze fasulye, dolmalık biber, yeşil biber, kırmızı biber, börülce, bamya
Şeftali, vişne, üzüm, mısır, mürdüm eriği, dut, böğürtlen, incir, kırmızı erik, yabani armut, karpuz, kavun, taze fındık, taze ceviz
Eylül:
Taze fasulye, havuç, domates, salatalık, yeşil biber, dolmalık biber, kırmızı biber, patlıcan, bamya
Şeftali, üzüm, mürdüm eriği, incir, mısır, yabani armut, kızılcık, taze fındık, taze ceviz, kuşburnu, zeytin
Ekim:
Taze fasulye, domates, salatalık, yeşil biber, kırmızı biber, havuç, patlıcan
Nar, incir, üzüm, armut, kızılcık, mandalina, kuşburnu, muz, greyfurt, zeytin
Kasım:
Lahana, kereviz, havuç, karnıbahar, pırasa, kabak, ıspanak, patlıcan, domates, yer elması, balkabağı
Üzüm, elma, armut, muz, greyfurt, mandalina, nar, ayva, trabzon hurması, kestane,kızılcık, kuşburnu, zeytin
Aralık:
Havuç, ıspanak, kereviz, karnıbahar, pazı, kabak, yer elması, pırasa, lahana, turp, balkabağı
Elma, portakal, mandalina, ayva, nar, greyfurt, kestane

3 yorum:

  1. Ev yapımı, doğal yiyeceklere alıştırmanız ne güzel. Umarım ben de aynı eğitimi verebilirim :)

    YanıtlaSil
  2. Siz yine de sağlıklı beslenme girişimlerinizden vazgeçmeyin.ben de öyle yapmaya çalışıyorum elimden geldiğince. Bu tip insanların çoğalması dileğiyle... Sevgiler...

    YanıtlaSil
  3. vazgeçmiyorum ama istanbul şartlarında oldukça zorlanıyorum açıkcası. çok teşekkür ederim sevgiyle kalın :))

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

ShareThis